LikyaŞehirler

KİBYRA

Burdur Gölhisar ilçesinin Horzum mahallesinde birbirinden derin yarlarla ayrılan hâkim üç tepelik üzerinde yer alır. “Gladyatörler şehri” olarak da anılan Kibyra antik kenti, oldukça büyük bir alana dağılmış bir yerleşimdir. Kibyra ismi Helence değildir. Luvi diline ait bir isimdir. Amasyalı Strabon’un kayıtlarında, Kibyralıların Lidya’lı olduklarını, bu bölgeye daha sonra yerleştiklerini söyler. Kibyra, demircilik, dericilik, çömlekçilik ve at yetiştiriciliği ile ünlüdür. Şehir halkı son derece savaşçı bir kimliğe sahiptir.

Şehre girerken sol tarafta bulunan muhteşem anıtsal kapısıyla sizi karşılar. Roma ve Bizans mimari izlerini taşıyan, 12 bin kişilik devasa kapasitesiyle Anadolu’daki en büyük antik tiyatrolardan birine ev sahipliği yapar. Ayrıca, orkestra bölümü dünyada bir benzerinin daha olmadığı Medusa mozaiği ile kaplı 4 işlevli odeionu (müzik evi), 3.600 kişilik kapasitesiyle, halen ülkemizin sahip olduğu antik çağlarda üzeri bir çatıyla kapatılmış en büyük yapısıdır ve iç bezemeleriyle en görkemli eserleri durumundadır. Bunların yanı sıra Roma hamamı, agoraları, ana caddesi, kışlık tiyatrosu ve yer altı oda mezarları ile adeta açık hava müzesi işlevindedir. 2011 yılında meclis binası önünde, Anadolu’nun en sağlam ve en büyük mozaik alanı olma özelliği taşıyan, 540 metrekare alanı kaplayan mozaik ortaya çıkarılmıştır. 2016 yılında UNESCO Dünya Mirası geçici listesine girmiştir.

Kibyra, II. Eumenes (MÖ 197-159) zamanında Bergama Krallığı egemenliğinde görünmektedir. Hemen sonrasında Kibyra ve yakın çevresinde konumlanmış antik kentlerden Boubon, Balboura ve Oinoanda’dan teşekkül dörtlü ortak meclis (MÖ 2-1’nci yüzyılda) oluşturulmuştur. Söz konusu birlik MÖ 82 yılında Romalı General Murena tarafından dağıtılarak ortadan kaldırılmış; Asia eyaleti ve diğer kentler Likya Birliği’ne dâhil edilmiştir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir