TREBENNA
Antalya’nın 32 kilometre batısında, Sivridağ’ın kuzey eteğinde konumlanmıştır. Geyikbayırı ve Çağlarca köylerinden geçilerek orman yoluyla ulaşılabilecek bir alanda bulunmaktadır. Ancak antik literatürde ve epigrafik kaynaklarda, Trebenna’nın Helenistik ve öncesi dönemdeki varlığına dair herhangi bir bilgi bulunmamaktadır.
Helenistik Dönemde, Termessos’un Ptolemaioslar egemenliğinde olduğuna dair bir yazıt bulunmaktadır. Bu nedenle, Trebenna’nın da aynı egemenlik altında olması muhtemeldir. Ayrıca Apameia Barışı’ndan sonra (MÖ 168), Bergama’nın ele geçirdiği Toroslar’ın doğu tarafındaki yerler içerisinde Trebenna’nın bulunması olasıdır. II. Eumenes’in (MÖ 197–160) Pamphilya’nın batı topraklarını krallık topraklarına katmasıyla Trebenna’nın MS 3. yüzyılda parlak bir döneme girdiği belirtilmektedir.
Roma İmparatoru III. Gordianus’un (MS 238–244) Asya seyahati sırasında, 13 yaşında Roma tahtına geçmiş olmasına rağmen, Trebenna ve çevresindeki Lykia kentlerine sikke basma özgürlüğü tanımıştır. Roma döneminde Trebenna, resmi olarak Lykia eyaletinin sınırları içerisinde bulunsa da, Bizans Dönemi’nde kesin olarak bir Pamphylia kenti olarak karşımıza çıkmaktadır.
Trebenna’nın kalıntıları arasında görünen sur duvarlarının büyük kısmı Bizans dönemine aittir. Akropol kayalıklarında birçok kaya oda bulunmaktadır; bunlardan bazıları konut, bazıları ise mezar amaçlı kullanılmıştır. Bazıları ise önce mezar olarak kullanılmış, sonra konuta dönüştürülmüştür. Roma Çağı yapıları, Akropol ile Sivritepe arasında kalan düzlükte yer almaktadır. Bu alanda ekklesiasterion, sebasteion ve stoa gibi yapılar, kent meydanının batı sınırını oluştururken, Elmin Nekropolü yamacındaki son kamu yapısı olan hamam, güney sınırını belirlemektedir.
Trebenna, Roma Dönemi’nde önemli bir kent merkezi olarak varlığını sürdürmüş, ancak Bizans Dönemi’nde yerleşmenin akropole çekildiği, koruma duvarı ile çevrelendiği ve Ortaçağ boyunca bu alanın kentin ana yerleşim yeri olduğu görülmektedir. MS 12. yüzyılın sonlarına kadar Trebenna, Bizans İmparatorluğu’nun bir parçası olarak varlığını sürdürmüştür. Ancak MS 1. yüzyılın başlarında Türklerin Attaleia (Antalya) ve çevresini ele geçirmesiyle Trebenna terk edilmiş olabilir.